# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ رَبِّ اشْرَحْ ل۪ي صَدْر۪يۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle rabbi-şrah lî sadrî | |
1. | Ömer Çelik Meali | Mûsâ şöyle yalvardı: “Rabbim! Göğsüme genişlik ver.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Musa: Rabbim! dedi, yüreğime genişlik ver. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 25,26,27,28,29,30,31,32,33,34,35. Musa: "Rabbim! Göğsümü genişlet, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz ki sözümü iyi anlasınlar. Ailemden kardeşim Harun'u bana vezir yap, beni onunla destekle, onu görevimde ortak kıl ki Seni daha çok tesbih edelim ve çokça analım. Şüphesiz Sen bizi görmektesin" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Mûsâ, dedi ki: “Rabbim! Gönlüme ferahlık ver.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Musa dedi ki: "Ey Rabbim! Benim göğsüme genişlik ver, |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Dedi: ya rab! benim göğsüme genişlik ver |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Musa) dedi: «Rabbim, benim göğsüme genişlik ver». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Mûsâ) dedi ki: “Rabbim! Benim göğsüme genişlik ver!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Mûsa dedi ki: “- Ey Rabbim! Benim göğsüme genişlik ver. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Mûsa dedi ki: «Yarabbi! Benim göğsüme genişlik ver.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Musa dedi ki: “Rabbim, gönlümü ferah kıl. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | (Moses) said: "O my Lord! expand me my breast; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Tâ-Hâ Sûresi 25. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 34. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 34. Ayet Arapça: وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِنْ قَبْلِكَ الْخُلْدَۜ اَفَا۬ئِنْ مِتَّ فَه ...
"Gerçekten biz Âdemoğullarını şerefli kıldık, onlara karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar lutfettik, onları temiz ve hoş nimetlerle rız ...
Enbiya suresinin 22. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 22. Ayet Arapça: لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ ...
Enbiya suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 7. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَا قَبْلَكَ اِلَّا رِجَالًا نُوح۪ٓي اِلَيْهِمْ فَسْـَٔلُ ...
Taha suresinin 132. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 132. Ayet Arapça: وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِ ...
"Kad efleha-l muminûn. (Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.)" - Mü'minûn Sûresi 1. Ayet "Onlar namazlarında tam bir tevazu, teslimiyet ve ...