# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | رَبِّ هَبْ ل۪ي مِنَ الصَّالِح۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Rabbi heb lî mine-ssâlihîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ardından da: “Rabbim! Bana sâlihlerden olacak bir erkek çocuk bağışla!” diye duâ etti. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 99, 100. (Oradan kurtulan İbrahim:) Ben Rabbime gidiyorum. O bana doğru yolu gösterecek. Rabbim! Bana sâlihlerden olacak bir evlat ver, dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Rabbim! Bana iyilerden olacak bir çocuk ver" diye yalvardı. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Ey Rabbim! Bana salihlerden olacak bir çocuk bağışla.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Ey Rabbim! Bana salihlerden (bir oğul) ihsan et!" |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Rabbım! bana salihînden ihsan buyur |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ey Rabbim, bana saalihlerden (bir oğul) ihsânet» (diye düâ etdi). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Rabbim! Bana sâlihlerden (olacak bir çocuk) ihsân eyle!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ey Rabbim! Bana salihlerden bir çocuk ihsan buyur, (diye dua etti). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Yarabbi! Bana sâlihlerden (bir çocuk) ihsan buyur.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Ve “Yâ Rabbi, bana salih bir evlât bağışla” diye dua etti. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "O my Lord! Grant me a righteous (son)!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Sâffât Sûresi 100. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَكَاَيِّنْ مِنْ اٰيَةٍ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ يَمُرُّونَ عَلَيْهَا وَهُمْ عَنْهَا مُعْرِضُونَ Göklerde ve yerde, ...
Malatya Merkez Spor Salonu'ndaki tören, İstiklal Marşı'nın okunması ve Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetler ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبِّ قَدْ اٰتَيْتَن۪ي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَن۪ي مِنْ تَأْو۪يلِ الْاَحَاد۪يثِۚ فَاطِرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ اَنْتَ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ لَا تَثْر۪يبَ عَلَيْكُمُ الْيَوْمَۜ يَغْفِرُ اللّٰهُ لَكُمْۘ وَهُوَ اَرْحَمُ الرَّاحِم۪ينَ Yûsuf şöyle dedi: “Bugü ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: قَالَ اِنَّمَٓا اَشْكُوا بَثّ۪ي وَحُزْن۪ٓي اِلَى اللّٰهِ وَاَعْلَمُ مِنَ اللّٰهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ Yakub da şöyle dedi ...
Vâkıa sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 âyettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki اَلْ ...