# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | عِنْدَهَا جَنَّةُ الْمَأْوٰىۜ | |
Türkçe Okunuşu * | ‘İndehâ cennetu-lme/vâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onun yanında da Me’vâ Cenneti vardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Cennetü'l-Me'vâ da onun yanındadır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Orada Me'va cenneti vardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Me’vâ cenneti onun (Sidre’nin) yanındadır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ki Cennetü'lMe'vâ onun yanındadır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ki Cennetül'me'vâ onun yanında |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | ki Cennet-ül me'vâ onun yanındadır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ki Cennetü'l-Me'vâ onun yanındadır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Takva sahiblerinin barınağı olan) Me'va Cenneti onun (Sidre'nin) yanındadır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onun yanında ise Cennetü'l Me'vâ bulunmaktadır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onun yanında da Me'vâ Cenneti vardır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Near it is the Garden of Abode. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Necm Sûresi 15. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 53. Ayet Arapça: وَقُلْ لِعِبَاد۪ي يَقُولُوا الَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْ ...
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...